-
1 bozmak
vt1) stören, beeinträchtigendengeyi/dersi \bozmak das Gleichgewicht/den Unterricht störendüzeni \bozmak die Ordnung störentrafiğin güvenliğini \bozmak die Sicherheit des Straßenverkehrs beeinträchtigen2) verderbenbirinin işini \bozmak jdm das Geschäft verderbenbirinin iştahını \bozmak jdm den Appetit verderben; ( fig) jdm die Lust verderbenhavayı \bozmak die Stimmung verderbengözlerini \bozmak sich dat die Augen verderbenmidesini \bozmak sich den Magen verderben3) brechenateşkesi \bozmak den Waffenstillstand brechenandını \bozmak sein Gelübde brechen, eidbrüchig werdensözleşmeyi \bozmak den Vertrag brechen, vertragsbrüchig werden4) ( para) wechseln, kleinmachenyuvasını \bozmak einen Haushalt auflösen6) verrichtenbüyük/küçük abdestini \bozmak sein großes/kleines Geschäft verrichten [o machen]7) ( bağ) lesen8) ( fam) kaputtmachenbirini \bozmak jdn in Verlegenheit bringen -
2 hava
во́здух (м) пого́да (ж)* * *1) во́здухhava cereyanı — а) тя́га во́здуха; б) возду́шный пото́к
hava geçmez — воздухонепроница́емый; гермети́чный
hava kaçırmak — пропуска́ть во́здух; спуска́ть (о шине и т. п.)
2) пого́даhava açmak — проя́сниться ( о погоде)
hava bozmak — испо́ртиться ( о погоде)
hava bulanmak / kapanmak — завола́киваться / покрыва́ться ту́чами
hava kararmağa başladı — на́чало темне́ть / вечере́ть
havalar soğudu — похолода́ло
açık hava — я́сная пого́да
kapalı hava — па́смурная пого́да
3) кли́мат, климати́ческие усло́вияhava çarpmak — [отрица́тельно] поде́йствовать (о климате)
hava değiştirmek — смени́ть кли́мат
buranın havası sert — здесь кли́мат суро́вый
oranın havası bana iyi geliyor — кли́мат тех мест подхо́дит для меня́
4) лёгкий ве́тер, ветеро́кdurgun hava — безве́трие
bugün hiç hava yok — сего́дня соверше́нно нет ве́тра
5) мело́дия, моти́в, напе́вdans havası — танцева́льная му́зыка
köy havaları — дереве́нские напе́вы
selâm havası — встре́чный марш, туш
6) перен. атмосфе́ра, обстано́вкаhava değişti — а) пого́да измени́лась; б) перен. атмосфе́ра измени́лась
hava iyi esmek — благоприя́тствовать, спосо́бствовать ( об обстановке)
samimî anlayış havası — атмосфе́ра и́скреннего взаимопонима́ния
sinirlilik havası — нерво́зная обстано́вка
7) расположе́ние ду́ха, настрое́ние, душе́вное состоя́ниеhavayı bozmak — испо́ртить [всем] настрое́ние
havasını bulmak — найти́ подхо́д к кому
••- hava basmak
- hava hoş olmak
- bana göre hava hoş
- havada kalmak
- havadan para kazanmak
- hava payı
- havadan sözler
- havadan sudan konuşmak
- havaya savurmak
- havaya uçmak
- havadan vaitler
- hava vermek
- mart havası -
3 hava
hava Luft f; Wetter n; Klima n; Lüftchen n; Melodie f, Weise f, Motiv n; fig Atmosphäre f; Stimmung f; Leere f, Nichts n;hava açıyor Wetter es klart auf;hava boşluğu Vakuum n; LUFTF Luftloch n;hava bozuyor Wetter es verschlechtert sich;başka bir hava çalmak Person verschieden sein, verschiedener Meinung sein;hava çekici Presslufthammer m;hava değişimi Luftveränderung f (für Kranke);hava korsanı Luftpirat m, -in f;hava köprüsü Luftbrücke f;hava kirliliği Luftverschmutzung f;hava geç(ir)mez luftdicht, hermetisch;bana usw göre hava hoş mir usw ist alles gleich;Hava Kuvvetleri Luftstreitkräfte f/pl;hava parası Abstand(szahlung f) m (für Wohnungen);hava raporu Wetterbericht m;hava sahası POL Luftraum m;hava tahmini Wettervoraussage f;hava vermek Reifen aufpumpen; (-e) einem Kranken Sauerstoff zuführen;havada kalmak in der Luft schweben, den Boden nicht berühren; fig in der Schwebe bleiben; fig aus der Luft gegriffen sein;… havası esiyor Anzeichen von … sind da;havası olmak: onda babasının havası var er hat etwas von seinem Vater;-in havasına uymak sich anpassen; kein Spielverderber sein;havaya gitmek zu nichts taugen; fig zu Wasser werden;havaya uçmak in die Luft fliegen; zu nichts taugen; fig zu Wasser werden;havayı bozmak die Stimmung verderben -
4 hava
hava [xava] s\hava almak (açık \havada gezmek) frische Luft schnappen; ( umduğunu bulamamak) leer ausgehen; (içine \hava almak) Luft durchlassenlastiğe \hava basmak einen Reifen aufblasen\havadan sudan konuşmak ( fam) ins Blaue hineinreden\havaya uçurmak in die Luft sprengen\havanın gözü yaşlı es sieht nach Regen ausbugün \hava güzel es ist heute schönes Wetter3) Klima nt\hava değiştirmek das Klima ändernburanın \havası sert das Klima hier ist rauaçık \havada unter freiem Himmel6) (dans \havası) Melodie f\havası olmak Flair habenkadın güzel değil, ama \havası var die Frau ist nicht schön, aber sie hat Flairodanın öyle lüks bir \havası var( dır) ki, ... das Zimmer hat ein solches Flair von Luxus, dass...\havayı bozmak die Stimmung verderben\havasını bulmak in Stimmung kommenbu sözlerin sonu \hava! ( fam) das ist nur leeres Gerede!
См. также в других словарях:
havayı bozmak — bir topluluğun keyfini kaçırmak Şirket kurulalı beri Nihat kadar ticarethanenin havasını bozan bir memur gelmemişti. H. E. Adıvar … Çağatay Osmanlı Sözlük
hava — is., Ar. hevā 1) Hava yuvarını oluşturan, bütün canlıların solunumuna yarayan, renksiz, kokusuz, akışkan gaz karışımı 2) Meteoroloji ile ilgili olayların bütünü Hava biraz bozukçaydı, dışarıda serin bir yağmur çiseliyordu. M. Ş. Esendal 3)… … Çağatay Osmanlı Sözlük